34,9923$% 0.14
36,7485€% -0.01
44,4569£% 0.28
2.973,50%-0,21
2.641,53%-0,42
9.964,71%-0,33
Suriye konusundaki eserleriyle tanınan ve 2015-2016 yıllarında Hollanda’nın Suriye Özel Temsilcisi olarak görev yapan eski Büyükelçi Van Dam, Suriye’deki son gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.
“ŞAM’DA ÇOK FAZLA ÇATIŞMA GÖRMEDİM”
Endonezya, Almanya, Türkiye, Azerbaycan, Mısır, Irak ve Doğu Timor’da büyükelçilik, Libya’da maslahatgüzarlık görevlerinde bulunan Van Dam, Suriye’de yaşananların beklenmedik şekilde gerçekleştiğini ifade ederek “Muhalif güçlerin, özellikle de Heyet Tahrir Şam’ın (HTŞ) bu kadar hızlı ve az kan dökülerek iktidarı ele geçirmesi çok beklenmedik bir gelişmeydi. Suriye rejimi basitçe çöktü ve pes etti. Halep’te, Hama’da, Humus’ta ve Şam’da çok fazla çatışma görmedim.” değerlendirmesini yaptı.
Suriye rejiminin durumun umutsuz olduğunu gördüğünü ve Beşşar Esed’in ülkeyi terk etmeyi tercih ettiğini söyleyen Van Dam, “İnsanlar çok fakirleşmişti, ülkenin birçok yeri harap oldu.” dedi.
“UZLAŞMACI TON SÜRPRİZ OLDU”
HTŞ lideri Ahmed eş-Şera’nın (Ebu Muhammed el Culani) azınlıklara yönelik uzlaşmacı tavrının kendisini şaşırttığını aktaran Van Dam, “El Culani’nin uzlaşmacı tonu sürpriz oldu ancak açıklamalarını okursanız ve bu gerçekten düşündüklerini ve yapmak istediklerini yansıtıyorsa bu, çok olumlu.” diye konuştu.
Van Dam, el Culani’nin açıklamalarının 2016’daki Riyad Deklarasyonu’na benzediğine işaret ederek “Bu deklarasyonda Suriye’de herkesin eşit olması gerektiği, ırk ve din temelinde ayrımcılık yapılmaması gerektiği belirtilmişti.” ifadesini kullandı.
Van Dam, 2015’te Rusya ve İran’ın Esed rejiminin çöküşünü engellediğini fakat rejimin aradan geçen 9 yıla rağmen ülkede toprak bütünlüğünü sağlayamadığını anlatarak artık rejim karşıtı silahlı grupların intikamcı duygularla hareket etmemesi gerektiğini belirtti.
Bir şeyi söylemenin ve uygulamanın farklı şeyler olduğuna dikkati çeken Van Dam, “Bunun için tabii ki tüm kadrolara ihtiyaç var. Lider, sürekli söyledikleri ve yaptıklarından tamamen farklı bir şey söylüyorsa, alt kademelerinin de desteğine sahip olmalı.” değerlendirmesini yaptı.
REJİMİN, NUSAYRİ AZINLIK ÜZERİNDEKİ BASKISI
Rejimin Nusayri azınlık tarafından domine edildiğini ancak bunun Nusayrilere genel olarak ayrıcalık tanındığı anlamına gelmediğini belirten Van Dam, “Nusayriler de diğerleri gibi diktatörlük altında baskı görüyordu.” dedi.
Van Dam, “Devlet kurumlarında ve orduda çok fazla temsil edilen Nusayri azınlığa karşı şimdi intikam alınmayacak ancak tüm bu seçkin subayların nereye gittiği hakkında hiçbir fikrim yok. Örneğin, Cumhurbaşkanı’nın kardeşi ve 4. Zırhlı Tümen Komutanı Mahir Esed’in nereye gittiğini bilmiyoruz. Şam’da kan dökülmemesi bir anlamda mucizeydi.” ifadelerini kullandı.
“ALTIN FIRSAT”
Van Dam, Suriye’de 61 yıllık Baas rejimin çökmesiyle ülkenin yeniden inşasında görev alacak yöneticiler için “altın fırsat” doğduğunu ancak bunun gerçekleşmesi için çok çalışılması gerektiğini belirterek şunları kaydetti:
“Teorik olarak yeni bir Suriye inşa etmek için muazzam bir imkan var ancak kolay olmayacak çünkü şu anda en güçlü gözüken HTŞ ile Türkiye’nin kuzeyde desteklediği Suriye Milli Ordusunun bir araya gelmesi gerekiyor. Daha önce dost değillerdi, düşmanlardı. Bu insanların diğer gruplarla birlikte ülkeyi yönetmesi gerekiyor.”
YAPTIRIMLARIN DERHAL KALDIRILMASI GEREKİYOR
Geçmişe bakıldığında mevcut rejimin yerine başka bir totaliter rejimin gelebilme tehlikesi olduğunu ancak diğer ülkelerin deneyimlerinden ders alınırsa daha iyi bir gelecek imkanın da bulunduğunu vurgulayan Van Dam, “Her şey yolunda gitse bile ülke harap ve yoksullaşmış durumda. Yurt dışından çok desteğe ihtiyaçları olacak. Yaptırımların derhal kaldırılması gerekiyor ama bu yeterli değil. Ülkenin yeniden inşası için yardıma ihtiyaçları olacak.” diye konuştu.
“SURİYE’NİN DEMOKRATİK İDEALLER YERİNE, PRATİK ÇÖZÜMLERE İHTİYACI VAR”
İç savaşın başladığı 2011’den bu yana Suriye’de Batı’nın demokratik idealleri öne çıkardığını kaydeden Van Dam, bu tutumun Suriye’deki sorunların çözümünde gereken sonuç odaklı ve faydacı yaklaşımların önüne geçtiğini ifade etti.
Suriye krizinin başından itibaren hayalperest düşünce ve nahif yaklaşımlarla hareket ettiği için Batılı ülkeleri eleştiren Van Dam, “Suriye’nin demokratik idealler yerine, pratik çözümlere ihtiyacı var.” dedi.
Van Dam, Rusya ve İran’ın Suriye’den çekilmesine ilişkin “Kaybedilmiş bir davaydı. Rusya, Ukrayna’yla meşgul. İran’ın, Suriye’den çıkarılmasını isteniyordu. Bu gerçekleşebilir çünkü Suriye’nin yeni yöneticileri İranlılara karşı.” diye konuştu.
“CULANİ’NİN BAŞINA KONAN ÖDÜL KALDIRILMALI”
Batı’nın tutumunda büyük bir değişiklik yapması gerektiğini vurgulayan Van Dam, “ABD ilişki kurmak istiyorsa el Culani’yi terör listesinden çıkarmalı ve başına konan ödülü kaldırmalı. Avrupa Birliği de ilişkileri yeniden tesis etmeli. İstanbul’da bulunan Suriye muhalefet koalisyonu Şam’a taşınabilir.” ifadelerini kullandı.
Van Dam son olarak, “Rejim karşıtı gruplar söylediklerini yaparlarsa ve gerçekleştirebilirlerse bu durum, muazzam bir iyileşme olacak. O zaman Suriye şu an olduğu gibi izole olmayacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Trump 5 ülkeye atayacağı büyükelçileri açıkladı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.